Bilgisayar başında saatler boyu oynanan oyunlar, okula giderken taşınan ağır çantalar, okulda saatler boyu hareketsiz geçen zaman ve yoğun sınav takvimi neticesinde Beden Eğitimi derslerinin de seçmeli hale getirilmesi ile birlikte günümüzdeki çocuklar fiziksel ve ruhsal sıkıntılar yaşıyor.
Lodos Bursa Dergisi / Ağustos 2015
Duruş bozukluklarının çocukluk çağında görülme oranı %18 – %20 iken bu oran ilkokul çağına gelindiğinde %75’lere kadar yükselmektedir . Kassal gelişim süreçleri yavaşlayan, kas güçleri azalan ve bunun sonucunda duruşu bozulan, fiziksel aktivite yapma kapasiteleri düşen sağlıksız bir nesil ortaya çıkmaktadır.
Çocuklar çoğunlukla vücutlarının tam anlamıyla farkına varamazlar. Pilates yapan çocuklar zamanla vücutlarının farkına varıyor ve kas kuvvetleri artıyor. Pilates duruş bozukluklarının giderilmesi ve kassal güçlerinin artması, el – göz koordinasyonlarının geliştirilmesi, denge yeteneklerinin artması, esnekliği geliştirmenin yanında vücutlarını tanımalarını ve işleyiş biçimini anlamalarını sağlayarak farkındalıklarının ve öz güvenlerinin artmasını sağlamaktadır.
Pilates çocuklara eğlenebilecekleri farklı bir fiziksel aktivite yapma imkanı sağlamaktadır. Mat üzerinde yapılan egzersizlerde top, çember, lastik gibi materyallerin kullanımı yaptıkları egzersizler sırasında dikkatlerinin dağılmasını engeller ve eğlenmelerini sağlar.
Pilatesi düzenli yapan çocuklarda duruş bozuklukları engellene bilir, nefes egzersizleri sayesinde yaşadıkları süreçler ergenlik çok daha uyumlu geçirilebilir ve kendine olan öz güveni artar. Konsantre bozukluluğu ve hiperaktivite yaşayan çocuklarda pilates sayesinde önemli gelişmeler görülmektedir. Pilates prensiplerinden olan konsantrasyonu çocuklara uygulamanın en güzel yolu büyüklerde ki derslerde uyguladığımız imgelemeyi oyun haline dönüştürmek.
Pilates zihnin vücuda olan hakimiyetini arttıran bir kuvvet egzersizidir, vücudun kendi ağırlığı kullanılarak yapılır. Düzenli egzersizde esneklik denge koordinasyon gibi özellikleri geliştirir.
Günümüzde çocukların düzgün beslenmesi kadar sporsal aktiviteleri uygulamaları da büyük önem taşır. Her çocuğun başarılı bir birey olması gelişlim çağında geçirdiği zihinsel ve fiziksel çalışmalarının devamı olarak görülmektedir. Omurgada oluşan C ve S şeklindeki eğrilmeler (skolyoz) artmış lordosis ve kifosis gibi duruş bozuklukları için yapılan egzersizlere bu çağlarda başlanması çocuğun omurga sağlığına kavuşması açısında büyük oranda etki etmektedir.
Giderek artan hareketsizlik yaşamın beraberinde getirdiği sağlık sorunları artık koruyucu hekimliğin vazgeçilmez ve önemli konularından biri olmuştur.
Fiziksel aktiviteye ve spora güvenli olarak sağlanması ise aileler öncelikli olmak üzere konuyla ilgili tüm taraflara bazı sorumluluklar getirmektedir. Hekimlerin ve diğer tüm sağlık çalışanlarının da bu çalışmalarda önemli rolleri vardır.
Spor branşına katılımına karar verirken öncelikle spora güvenli katılımın önemi vurgulanmalıdır. Çocuğun aktiviteye erken yönlendirilmesinde aileye çok önemli görevler düşmektedir. Anne babanın iyi bir örnek oluşturması önemlidir. Atılacak önemli adımların çocukların yaşamını etkileyecek bir alışkanlığı kazanmasının yolunu açabileceği unutulmamalıdır. Çocuğu ilgi alanına uygun olarak spor etkinliklerine götürüp spor çeşitlerini ve nasıl yapıldıklarını anlatmak gerekli malzemeleri sağlayıp diğer yaşıtlarıyla oynaması için ortam yaratılmalıdır. Ebeveyn olarak ilgilendiğiniz bir spor varsa bunu ve becerilerini çocuğunuzla paylaşın çabanın ve çalışmanın kazandığı bir ödül olduğunu ve en güzeli bu spor aktivitesinden zevk alınabileceğini öğretin.
Çocuğunuz bir aktiviteyi yapmaya karar verdiyse organizasyon ve spora katılım konusunda herhangi bir engeli olup olmadığını hekiminize danışın. Spora katılım öncesi tıbbi kontroller yapılmalı kronik bir hastalık geçirdiyse spora katılım aşamasında hekiminize danışarak hangi aktivitelerin uygun olduğunu öğrenmelisiniz pratik olarak çocuğunuzun spora yönlendirdiğinizde şunlar önemlidir spor için gerekli malzemelerin maliyeti fiziksel temas miktarı bireysel yeteneklerin önemi takım performansının önemi takımın büyüklüğü her bir çocuğun katılım şansı ve yaş grupları.
Çocuğunuzun bireysel sporlara mı takım sporlarına mı ya da temas sporuna yatkın olup olmadığını gözlemleyin el göz koordinasyonunu değerlendirin. Spora karar verirken çocuğunuz emin ellerde ve güvende mi değerlendirin spor eğitmeni veya çalıştırıcı oyunun kurallarını koyuyor mu? Oyunun gerektirdiği koruyucu malzemelerin kullanılmasını denetliyor mu? Sadece iyi oyunculara mı şans tanıyor? Çalıştırıcı fiziksel ve zihinsel gelişimi göz önünde bulunduruyor mu? Verilen talimatlar çocuğunuzun güvenliğini sağlamak için önemlimi? Çalıştırıcı sürekli bağırıyorsa iyi oyuncuları oynatıyorsa çocuğunuzun katılıma istek ve cesareti kırılacaktır. Çocuğunuzun antrenörüne saygı duyun ve gösterin,onunla iletişim halinde olun eğer uygulamaları ile ilgili katılmadığınız noktalar varsa çocukla değil doğrudan antrenörle bunu paylaşın.
ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİ (5-7 YAŞ)
Bu yaş döneminde bireysel aktiviteye ağırlık verilmelidir. Denge daha çok gelişmiştir hareketli nesneleri daha iyi izler, dikkat süresi biraz daha uzamıştır, ancak birçok detayı hatırlamakta ve hızlı karar vermekte zorlanır. Fiziksel gelişim, büyüme ve motor yetenek gelişimi için çeşitli aktiviteler önerilmelidir ancak bunlar uzun süreli olmamalı ve sık dinlenmeler verilmelidir. Dans aktiviteleri, jimnastik çalışmaları, seksek benzeri oyunlar, ip atlama, ağır olmayan toplarla oynama, atma, yakalama üç tekerlekli veya destekli bisiklete binme, tırmanma , gözetim altında yüzme,kendi vücut ağırlığı veya hafif toplarla ağırlık çalışmaları önerilir. Altı yaştan sonra çocukların motor yetenekleri ve güvenlik algılamaları artmaktadır. Takım sporlarına uyum sağlama yetenekleri artar. Çocukları motive etmek için hareketlerinden övgü ile söz edilmelidir.
ORTA ÇOCUKLUK DÖNEMİ (8-9 YAŞ)
Daha karmaşık aktiviteleri yapabileceklerdir. Fiziksel gelişim, büyüme ve motor becerilerinin gelişimine yönelik olarak koşma, yüzme, tırmanma, dans aktivitelerine denge,esneklik, çabukluk, ve ritim çalışmaları eklenmelidir. Yarışmamak kaydı ile jimnastik, futbol,yüzme, tenis, bisiklet,dans,koşu,kayak,beysbol sporların daha ciddi eğilebilirler. Bu dönemde disşplin kurallara uyma,cezalandırma, takım olarak hareket edebilme gibi kavramlar yerleşir.Bu dönemde özellikle kızların erken gelişim göstereceği göz ardı edilmemelidir. Ağırlık çalışmaları için kendi vücut ağırlığının yanı sıra gözlem altında olmak koşulu ile hafif ağırlıklarla basit teknik çalışmalar önerilebilir.
GEÇ ÇOCUKLUK DÖNEMİ (10-12 YAŞ)
Fiziksel gelişim , büyüme ve motor yeteneklerinin gelişimi için kuvvet,sürat,dayanıklılık gibi temel biyomotor özelliklerinin arttırılmasına yönelik aktiviteler daha sistemli ve planlı yapılmaya başlanır. Kızların büyük bir kısmının ergenlik dönemleri içinde olabilecekleri dikkate alınmalıdır. İlgi alanlarındaki spora yönelmesi söz konusudur. Daha karmaşık aktiviteler ve beceriler çalışmaya başlanır. Ağırlık çalışmaları teknik çalışmalar olarak yaş grubuna ve yöneldiği spor disiplinine uygun olarak ağır yüklenmeler olmaksızın kontrol altında olmak kaydı ile yapılabilir . Koordinatif özelliklerin gelişimine yönelik çalışmalar yapılar. Spor dalına özgü tekrarlar yapılır. Bireysel veya takım olarak yarışma tarzı organizasyonlara katılım başlar. oyun kuralları, taktik ve teknik çalışma daha rahat algılanarak yapılır. Sosyal açıdan liderlik, grup içi iletişim, arkadaşlık, takım ruhu, centilmenlik gibi özelliklerin yerleştiği dönemlerdir. Pratik yeteneklerin kullanımı gelişir. Atletizm, kayak, tenis, yüzme ya da futbol, basketbol, voleybol gibi takım sporları daha ciddi düzeyde yapılamaya başlanabilir.
ERKEN ERGENLİK DÖNEMİ (13-15 YAŞ)
Bu dönemde hızlı bir büyüme söz konusudur. Ancak vücut daha az esnektir artık. Puberte oluşumu söz konusudur. Dikkatleri çok iyidir, oyun taktiklerini ve stratejileri uygularlar. Bu dönemde kuvvet gelişimi önemlidir ve ağırlık çalışmalarına başlaması önerilir. Gelişimini tamamlamış olanlar için atletizmin dalları, basketbol gibi takım oyunları yanı sıra kayak ve jimnastik gibi branşlar yaptırılabilir.
GEÇ ERGENLİK (16-18 YAŞ)
Yetişkin düzeyinde gelişime ve yetişkinlerin düzeyine yakın becerilere sahiptir. Dikkat ve algılama çok iyidir ve tamdır. Kuvvet kazanma üzerinde çalışmalar yapılabilir. İlgiye bağlı olarak tüm sporlar önerilebilir. Yarışma düzeyinde halter ve karate, tekvando gibi savunma sporlarına, ancak bu dönemden sonra izin verilebilir.
Spor, ergenlik döneminde gençlerin temel gereksinimlerine doyum sağlayacak önemli bir etkinlik alanıdır. Ergenlik döneminde aktivitelerine devam edenlerde yüklenmeler çocukluk dönemine göre daha fazla olmaktadır. Bu da egzersizin kardiyak risk faktörlerine yönelik olumlu etkilerini artırmaktadır. Ancak bu dönemde bireylerde artan bağımsız olma isteği yanı sıra tecrübe azlığı nedeniyle maceraya yönelik aktivitelerde riskler de artmaktadır. fiziksel aktiviteye katılım bireysel karakterlerinin oluşmasında etkili bir faktör olmaktadır. Bu dönemde performans artırmaya yönelik ilaç kullanımlarını ve her şeye karşın kazanma isteğini ahlaki gelişim açısından olumsuz etkiler olarak sayabiliriz.Bu nedenle ergen bireye olumlu eleştirilerde bulunarak iyi yönde geliştirmiş olduğu özelliklerini desteklemek önemlidir.Ergenlik döneminde geliştirilen olumlu davranışlar ergenin kişiliğinin şekillendirir spor 11 enerjisini atmasını sağlar ve olumsuz davranışlar geliştirmesini önlemiş olur.
Sempilates’e gelen çocukların öncelikle mutlu ve enerjisinin yüksek olmasına özen gösteririz onların bizim için çok özel olduklarını hissettiririz o zaman tedavi başlamış olur. Güzel bir müzik dinlediğinde rahatlamış huzurlu ve güvende hisseden çocuk tedaviye hazırdır.Uyguladığımız bu özel terapi ve strech çalışmaları pilatesle birleştirilince ciddi bir omurga rahatsızlığı olan skolyoz tedavisinde elde ettiğimiz başarılı sonuçlara ulaştırmıştır bizleri.Sempilates ailesi olarak yaptığımız çalışmaları ve elde ettiğimiz sonuçları sempilates.com adresinde sizinle paylaşmaktan mutluluk duyacağız.