Pilates sisteminin yaratıcısı bir erkektir. Joseph Pilates’in “kontroloji” adını verdiği metodu, zihin ve beden bütünlüğü öngören denge nefes ve hareket sistemlerinin bir sentezidir. Eklem ve kemikleri hayat boyu korumak için kas güçlendiren, esneten ve özellikle içsel karın kaslarının kuvvetlendirilmesi esasına dayanan bir sistemdir. Joseph Pilates metodun temelini 1. Dünya Savaşı’nda yaralı askerleri tedavi ettiği dönemlerde oluşturmuştur. Joseph Pilates’in tedavi ettiği askerler, bağışıklık sistemleri kuvvetlendiği için dönemin salgın hastalıklarına yakalanmamıştır.
Lodos Bursa Dergisi / Haziran 2015
Joseph Pilates, egzersizlerini şöyle tanımlamıştı:
“Sadece üç derste farkı hissedecek, on derste farkı görecek ve 20 derste tamamen farklı bir vücuda sahip olacaksınız.”
Pilates sıklıkla kadınlara özgü bir spor olarak değerlendiriliyor. Nedense erkeklerin pilates yapması garip karşılanıyor.
Sistem düşünce gücü ile kasları kontrol etme üzerine kurulmuştur. Gerçekte de pilates dayanıklılığı gücü esnekliği ve en önemlisi kişinin vücudu üzerindeki kontrolü arttırmayı amaçlar bedensel zihinsel ve ruhsal gelişimin kadın veya erkek ayrımı yoktur. Özellikle profesyonel erkek sporcuların sakatlanmalardan korunmak için mutlaka pilates yapmaları gerekmektedir. Yapılan ağır kondisyon çalışmaları büyük kas gruplarını geliştirip güçlendirirken iskelet sistemini destekleyen derin kas grubunun güçsüz kalmasına neden oluyor. Bu da dengesiz adele yapısına kronik bel ağrısı druş bozukluklarına ve sakatlanmalara yol açabilir. Pilates de kas yapısı bir bütün haline getirilir. Sakatlanmalar zorlaşır dayanıklılık artar metabolizma hızlanır.
Sempilates’e tedavi için başvuran profesyonel sporcularda tedavi edici egzersizler uygularken güçlü ve gergin olan kaslarını esneterek çalışmaya başladık. Güçsüz olan derin kas grubunu güçlendirdikçe, kendilerini rahatlamış ve hafiflemiş hissettiklerini ifade ediyorlardı. Bedensel olarak rahatlamanın yanında zihinsel olarak da farkındalıklarının arttığını yaptıkları işe daha iyi yoğunlaştıklarını profesyonel ve özel hayatlarında daha sabırlı ve sakin davrandıklarını dile getiriyorlardı. Zamanla yaptıkları egzersizleri daha iyi bir konsantrasyonla doğru nefes kullanarak akıcı bir şekilde merkeze odaklanarak ve inanarak yaptıklarına şahit oldum. Bununla birlikte Stresi yönetmeyi, kaygı düzeylerini en aza indirmeyi başardılar. Pilatesin sadece bir egzersiz metodu olmadığını kişilik gelişimine de büyük katkı sağladığını öğrencilerimizde ki değişikliği gördükçe tecrübe ettik.
Öğrencilere uygulanan egzersizlerin yapılan postür analizleri ve program oluşturulurken onların mizaç beklenti ve ruh hallerini göz önünde bulundurarak çalışma yapmaya özen gösterdik.
Her öğrencimin fitness düzeyine uygun egzersizleri modifiye ederek onu biraz zorlayıp gelişimini sağlayacak şekilde çalıştırdık.
Yaptıkları çalışmanın zorluk derecesini hissettikçe ve geliştiklerini gördükçe “pilatesin kadın sporu olduğunu iddia edenler daha pilatesle tanışmamıştır hocam“ diyordu ve bu da beni fazlasıyla mutlu ediyor.
Eğitmenlik deneyimime dayanarak şunları söyleye bilirim;
Erkekler için pilates, stresten arındırılmış bir hayat demek. Sabır ve farkındalık demek. Duyan dinleyen farkında olan bir eş bir baba demek, erkekler için pilates terapi demek. Kontrol ve başarı demek. Sağlıklı analiz demek. Kısacası yüksek bir yaşam kalitesi demek.